"1926 yılında Bursa'da doğmuştur. ilk ve Orta Okul eğitimini
istanbul'da, Lise eğitimini Ankara'da tamamlayan EROL, 1947 yılında
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesinden lisans tezini
vererek mezun olmuştur. 1950 yılında aynı Üniversitenin Coğrafya
Bölümünde Doktor unvanını almış, 1952-1957 arasında Fiziki Coğrafya ve
Jeoloji Kürsüsünde Asistan olarak çalışmıştır. 1957-1965 yılları
arasında Doçent, 1965-1987 yılları arasında Ankara Üniversitesinde
Profesör olarak görevini sürdüren EROL, sırasıyla A.Ü. Fen Fakültesi
Jeoloji Mühendisliği Bölümünde Bölüm Başkanı, Dil ve Tarih - Coğrafya
Fakültesinde dekanlık, aynı Fakültenin Fiziki Coğrafya Kürsüsünde kürsü
başkanlığı gibi görevlerde bulunmuştur. Üniversitelerimiz ile Almanya,
italya, A.B.D., ingiltere, Fransa gibi ülkelerde bilimsel araştırma ve
çalışmalar yapan EROL, 1987 yılında istanbul Üniversitesi Deniz
Bilimleri ve Coğrafya Enstitüsüne geçmiştir. Bu Enstitüde Jeomorfoloji
Anabilim Dalı Başkanı olarak çalışmaktadır. Jeomorfoloji, Kuaterner
Jeolojisi, klimatoloji, Hidroloji, Deniz Bilimleri, Çevre Bilimleri,
Jeoarkeoloji, Fiziki Coğrafya, Jeoloji, Bilgisayar bilimlerine ilgi
duyan Prof. Dr. Oğuz EROL'un bu alanlarda yayın ve çalışmaları
bulunmaktadır. 1993 yılında yaş haddinden dolayı emekli olmuştur. 1997
yılında i.T.Ü. Jeoloji Mühendisliği bölümünde bir sömestr seçmeli
jeomorfoloji dersi vermiştir. Aynı bölümde proje bazında bilimsel
çalışmalar yapmaktadır."
oğuz erol un bir çok bilimsel makale ve çalışması mevcuttur.
klasik jeomorfolojinin önemli temsilcilerinden biridir. Glasiyoflüvyal
süreçler, uzaktan algılama, denüdasyon yüzeyleri konusunda seçkin
çalışmaların yaratıcısıdır. 1980 yılında dekan seçilmesine rağmen "ben
almanyaya gidiyorum emmioğlu" diyerek hırstan ihtirastan ne kadar uzak
olduğunu göstermiştir. anlatmakla bitmeyecek meziyet ve basiretleri yanı
sıra bir grup coğrafya öğretmeni arkadaşın rol model olarak coğrafya
bilimine dayattığı bilim insanı olarak dikkat çekmektedir. Klimatoloji
kitabını anlaşılmamak için yazdığı kanısı yaygındır. hatta klimatologlar
arasında "oğuz erolun klimatolojisini anlamak en büyük gizemlerden
birini çözmektir" sözü ile özetlenen bir ünü bulunmaktadır. asıl önemli
olan mesut elibüyük, ali özçağlar ve diğer dtcf coğrafya bölümü öğretim
üyelerine kızarak, cemallettin şahin, ilhan kayan, oğuz erol'u onlardan
çok farklıymış gibi rol model olarak algılamak sadece bizim ülkemize,
yurdumuz coğrafya öğretmenine özgü bir durumdur. mesut elibüyük ne kadar
bilim insanı ise, ilhan kayan da o kadardır. oğuz erol kaç tane insan
yetiştirmişse ali özçağlar da o kadar yetiştirmiştir. coğrafyacının
emeklisi olmaz emekçisi olur.
geçen gördüm ankara üniversitesi, mühendislik fakültesi, jeoloji
mühendisliği bölümünde bir dersliğe adını vermişler. merakıma engel
olamadım dekana gittim;
-ulen oğuz erol'un sizinle ne alakası var adını dersliğe vermişsiniz?
dedim.
-jeoloji bölümümüze bir dönem başkanlık etmişti
dediler.
-iyi
dedim. bu kadar...
ayrıca nuh tufanı isimli eserde -kitapta- orta asyada son buzul maksimum
sırasındaki gölü, hava fotograflarından buluduğuna dair bir hikaye
anlatılıyor. çok acaip bir olay
anlat anlat bitmedi adam. sağlık durumu pek iyi değilmiş dediler, adam
ölmeden hakkında bir sempozyum çalıştay yapsalar ama nerede o vizyon
sahibi adamlar. bizim coğrafyacılarda bu tip bir vizyon olsa sebzelerin
camianın içinde ne işi var? onlar tarla-bahçe bitkilerin konusu.
artık birşey yapmalarına gerek kalmadı. ha keza zihinsel fonksiyonları
artık eskisi gibi çalışmıyormuş. hakkında düzenlenecek toplantıya
gelemez bile. gelse de alayınız maymunsunuz. çıkın gidin lütfen
diyebilir.
bu arada kütüphanesine (kültürel mirasına) balıkesir üniversitesinden
prof. dr. harun tunçel sahip çıkmış. büyüksünüz hocam diyor. saygıyla
eğiliyorum.
Varlığıyla aydınlık saçan Oğuz Erol 11.04.2014 günü ışık olmuştur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder